Herkesi hayran bırakacak bir fikrin mi var? İş planını oluşturdun, yolunu çizdin, hedefine emin adımlarla yürümeye başlamak için şirket kurma aşamasına mı geldin? Tebrikler; bir karar vererek yolun en önemli kısmını kat ettin!
Şimdi sıra, fikrini daha ileriye taşıyacak ticari işletme modelini seçmeye geldi.
Ticari işletmelerin çoğu, tüzel kişiliğe sahiptir. Bu işletmelerin arasında, Türkiye ekonomisinde öne çıkan üç şirket tipi; şahıs şirketi, limited şirket ve anonim şirkettir. Bu üç şirket tipi; kuruluş ve faaliyet süreçleri, sermaye ihtiyaçları, ortaklık yapıları ve tabi oldukları denetimler gibi faktörler açısından birbirinden ayrılır. Sermaye şirketleri olarak da bilinen limited ve anonim şirketler, şahıs şirketine göre hem daha maliyetli, hem de daha komplike kuruluş ve faaliyet süreçlerine sahiptir. Şahıs şirketini, sermaye şirketlerinden ayıran en büyük özellik ise; ortakların şirket borcundan tüm malvarlıklarıyla sorumlu olmalarıdır. Limited ve anonim şirketlerde, ortaklar yalnızca şirkete karşı koymayı taahhüt ettikleri esas sermaye payını ödemekle yükümlüdür, şirketin borçlarından ötürü şirket ortaklarının malvarlığına gidilemez. Ancak limited şirketlerde, şirketin kamu borçlarından dolayı ortakların malvarlığına, taahhüt ettikleri sermaye payı oranında gidilebilmektedir.
Şirket tipleri ve şirket kurulum aşamaları hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak istiyorsan için “Şirket nasıl kurulur?” başlıklı yazımıza da göz atabilirsin.
Bu durumda şahıs şirketi senin için daha uygun olacaktır. Kuruluş ve faaliyet maliyetleri düşük olan bu şirket tipinde, bağımsız denetime de tabi olmazsın. Ancak, bu şirket tipinde yatırımcıların şirketinde hissedar olma olanağını elde edemeyeceğini bilmelisin. Çünkü, komandit şirketlerde, komanditer ortağın tüzel kişi de olabilmesi istisnası dışında ortakların şahıs şirketlerinde gerçek kişi olma zorunluluğu bulunur. Eğer ileride yatırımcı desteği almayı düşünüyorsan, şahıs şirketi kurmanı önermeyiz. Şahıs şirketi kurduğunda, şirket borçlarından tüm malvarlığınla sorumlu olduğunu da not etmelisin.
Daha sistematik işleyen bir mekanizmayı garanti altına almak için, bir sermaye şirketi kurmalısın. Limited ve anonim şirketlerde, ortakların şirket borçlarından kendi malvarlıkları ile ilgili herhangi bir sorumluluğu yoktur. Ortaklar yalnızca şirkete karşı taahhüt ettikleri sermaye borcunu ödemekle yükümlüdür. Ancak istisnai bir durum olarak limited şirketlerde ortaklar, şirketin kamu borçlarından sermayeye koymayı taahhüt ettikleri oranda kendi malvarlıkları ile sorumludur. Yani, sermaye şirketi kurduğunda, kendi malvarlığını güvence altına alabilir, ticari riskleri minimize ederek daha güvenle adım atabilirsin.
Fikrinin ileride nereye ulaşacağını çok kestiremiyor olabilirsin. Bu durumda şahıs şirketi kurarak bir başlangıç yapabilir, sonrasında şirketini bir sermaye şirketine çevirebilirsin. Fakat, bir girişimci gözüyle bakacak olursak, ticari riskleri bertaraf etmek amacıyla, yola bir sermaye şirketiyle çıkmak daha mantıklı olabilir.
İyi şanslar ve bol kazançlar!
MikroX öneriyor:
Hedeflerine doğru yürürken daha sağlam adımlar atmak istiyorsan, ticaret hukuku konusunda uzman bir avukattan danışmanlık almalısın. |
Gelir ve giderlerini kolayca takip edip enerjini işine büyütmeye ayırmak istiyorsan, MikroX’i 15 gün ücretsiz olarak deneyebilirsin.